DİĞER
K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Ona göre başlangıç Aydınlanma düşüncesi değil, Rönesans’tır. Hümanizm, Aydınlanma fikriyle yani 18. yüzyılla başlatılamaz; Rönesans’la, 16. yüzyılla başlatılması gerekir. Şu da var: Batur, Rönesans’tan geriye, sözgelimi antik Yunan’a gitmedi. Neden? Bence şu: Antik dünya burjuva sınıfının olduğu bir dünya değildi."
K24'te Ekim ayının son vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
Çocuk edebiyatında dikkat çeken yenilikler ve yeni kitaplar: Bu listedeki tüm kitapların ortak özelliği, çocuk edebiyatındaki yenilikçi duruşları. Kimi ifade biçimi, kimi kelime yapısı, kimi metin ve görsel dengesi açısından, kimiyse tamamen özgün konuları nedeniyle seçildiler...
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
“Edebiyattan bizi bir yere ulaştırmasını değil, yola düşürmesini bekleriz. Oradan dünyaya bakabilmeyi. Yoldan dünyaya baktığımızda, başkalarına ve kendimize de bakıyoruz demektir. Kuşkusuz yola da bakıyoruzdur oradan –yola bakmak da yola dahil–, öyleyse edebiyata da!”
Yola çıkmanın, göç etmenin gücü dünyanın yükünü nasıl kaldırdığımızla ilişkili olarak kıpırdıyor. Sınırlar diyoruz ama öyküler kıvrılır. Düz bir çizgide gitmez. Eğilir, bükülür ve her defasında yeniden inşa edilme potansiyeli taşır
Amerikan edebiyatının kenarda kişiliklerinden Cormac McCarthy'de yol artık keşif, özgürlük, umut sunmaz. Yolda ilerlemek, yer değiştirmek, yaşanacak bir gün daha kazanmaktan başka anlam taşımaz...
Türkiye sinemasında, replikleriyle, sahneleriyle, zeki eleştirisi ve ince mizahıyla hayatımıza kazınmış bir film Züğürt Ağa. Kentleşmenin iyice hız kazandığı bu dönem elbette toplumsal dönüşümlerin de belirginleşmeye başladığı bir süreçtir
Tayfun Pirselimoğlu'nun son filmi Yol Kenarı, etkileyici mekân kullanımına ve kadrajlarına karşın, akıcılık ve ritim açısından yönetmenin eski filmlerini aratıyor
Bir şair bir tabloyu sözlere dökmüş, besteci de o sözleri resmetmeye girişmiştir. Ressamın, şairin ve bestecinin aynı tabloyu farklı gereçlerle üç kez resmetmesi mi demeli buna? Son tablo ilk tabloya ne kadar sadıktır?
Yavuz Turgul, Yol Ayrımı'nda bugüne kadar kamerasını tuttuğu hayatlardan farklı bir dünyayı göstermeye çalışıyor. Ne var ki film, yaşama direncinin iyileştirici etkilerine tanıklık etmemizi sağlayacak güçlü bir dil kuramıyor
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.